Hayat Pahalılığı Üzerine

 İlme Vukuf -   Cihad Demirci -   29 Mart 2023

Birinci Cihan Harbinin başlamasının üzerinden tam dört sene geçmiştir. Yıllardır devam eden cihan harbi sebebiyle sıkıntılar had safhaya ulaşmıştır. İstanbul ve Anadolu coğrafyasında büyük bir kıtlık devam etmektedir. Kâtip Mustafa Fevzi Efendi, 19 Ağustos 1918’te Cerîde-i Sûfîyye’deki köşesinde “ihtikâr” konusunu işlemiş, âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerle detaylı bir yazı kaleme almıştır. İşte o yazısını ardına iliştirdiği ilgili şiirin günümüz çarşı-pazarını anımsatan kısmı:  

Et yüz atmış, kırk kuruş süt, yağ da üç yüz kırk kuruş

Okkası yüz seksene zeytinyağı, sor da savuş

 Un yüz elli, arpa kırk beş, yüz diyor zeytin kuruş

Bulgurun bir okkası seksen, pirinç yüz kırk kuruş

Bu galâyı muhtekir gördükçe olsun bâde-nûş

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Mercimek, nohut, fasulye doksana, tuz on beşe

Bir ciğer seksen kuruş, bir baş da çıktı yetmişe

Kırk kuruş soğan, patates; kurtlu bakla kırk beşe

Gaz yüz atmış, hiç de yok ispermeçet baştan başa

Kırk kuruş bir okka sirke, bu has ekmek atmışa

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Kahve, çay bin üç yüze; şa’riye yüz seksendedir

Hem makarna öyledir, kuskus ona pâ-bendedir

Balığın bir okkası yüzde veya doksandadır

Bir yumurta on kuruştu, şimdiler ehvencedir

Portakalı veyahut limonu isteyen şermendedir 

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Sebzeler pek çok televvün gösterip geçti bu kış

Ispanak, şalgam, pırasa on dokuz-yirmi kuruş

Balkabağı almaya haddin olursa git giriş

On kuruş pancar, gelincik, yek ucuzdur, al sıvış

Beş beter olmak gerek sâl-i cedîde gösteriş

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Tahn ü pekmez yüz otuz, hem doksana incir, üzüm

Peynirin bir okkası yüz doksana gördü gözüm

… yetmez bahâ hiç sormaya var mı lüzum

Dâstânım doğrudur, çünkü yalan sevmez özüm

Nesl-i âtî itimat etsin musaddaktır sözüm

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Toz kömür on bir kuruştur, üç buçuk da yaş odun

Su da seksen, kil otuz, yüz kırk kuruş adi sabun

İnhisâr etti uyuzluk, kir ve pas dehşet-nümûn

Kehleler tuttu cihanı hastalık hadden füzûn

Muhtekirden başka bir fert yok felaketten masûn 

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Bir potin on beş lira, dört yüz kuruş bir fildekos

Kırk lira bir top patiska, basmayı biç sorma, sus

Bir çorap yüz kırka çıktı yaz gününde bâ-husûs

Üç lira bir fes, canım yanmazdı olsaydı Tunus

On lira bir pantolon ister darıl, isterse küs

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr

 

Ben havâyicden lüzumlu şeyleri zikreyledim

Elzemi saydım fakat lazımları şerh etmedim

Mâadâyı terkedip tafsile hacet görmedim

Fazlalık yoktur sözümde belki noksan söyledim

İhtikâra lanet ettim başka bir söz demedim

Mazhar-ı kahr-ı celâl olsun harîs-i ihtikâr.

Diğer Yazılar